9 Temmuz 2013 Salı

Aşk, yüzü görünmeyene... [22.08.2012 - 09:00]

Kuş bakışı bir Amed döner her sabah Kürtoğlunun gözlerinde.
Emekle selama kalkar darabalar,
Taş duvarlarını sıksan, suyu çıkar, Dicle olur,
Zilan akar Zilan deresinde,
Mağruriyet yemin buyurur:
"Ben böyle diren görmedim"
Kalbin çırpınışıdır destan, aşk yüzü görünmeyenedir..

Sabah olur,

Kuzgunlar düşman vurur, dostu inayet burur..
Bir ana, iki yetim yavru,
İki kanat düşer yere meleklerden arda,
Cudîler çağırır kavgaya, hem palas pandıras düşer öfke, hem başı bozuk, hem de mağrurdur...
Gelin başına taç, duman takınır dağlarım..
Bir patlak top dolanır Amed sokaklarında, neşeli çocuklarımızı bulur,
Soyu kuru, gönlü yağmur...
Gözümden geçer kızımın lastik pabuçları;
Kırmızı, rugan ve yenileşememiş.
Nedir o heybeti eldeki ağır gülün?
Düş ile ağıt arasındaki gül, 
Kokusu dağlarımdan duyulan.. 
Sonsuzdur..  

Bir yılım, bin yılım

Hakî bir gül, 
Bir başka gül elimde kurur..
Dewreş'im ses verir soluğuma, 
Elimde bir kanlı gurur,
Çok görür, yol yürür,
Çok yaşar, az var olurum. 
Yol biter, kalır çocukluk ve bir garip burukluk yaşamaktan yana..
İçimi açın,
Şu güçsüz ve âşık,
Ve korkmuş yüreğimi, ahdım olsun açın meydanda,
Ve özür olsun diye dağıtın parçalarını halkıma..
Varlığımı bir şiir boyunda verin insanlara,
Artıklarımı çocuklarımızın ayaklarına gömün...
Bir yılım bin yılıma mahcuptur,
Yaralıdır vicdanım..
Ölemedim,
Ve yaşayamadım da..
Beni zamana fırlatan o aşk uğruna,
Direnmek uğruna,
Zindanlara biraz Van'ın tuzunu,
Bir çocuk yüzünü,
Her gencimin azad olmuş duygusunu,
Silahların namlusunu, 
Ve yarîn kokusunu, ve gelecek korkusunu çıra yapın,
Yakın beni! 
Ateşin selamıyla güne armağandır aşk...
Yüzümden başlayarak yakın beni.
Herkes bilsin aşk,
Yüzü görünmeyenedir...

Şeydâ Falanfilan..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder